Sayfalar

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Anne Bloggerlara

Sevgili Anne Blogger'ı Merhaba.
Bende kendi çapımda oğlumun gelişimini yazma bahanesiyle belki de tüm özelini bu satırlara dökmeye başlamış bir kadınım. Bir süredir de yazıyorum.
Bugün şöyle bir titreyip kendime geldim. Belki benim yaşımdayken, belki bebeği olduğunda Oğlum, bu satırları gülümseyerek okuyacaktır.
Peki ya ondan önce...
Ergenlik'te, yetişkinliğin başlarında okuduğunda ne olacak. Hele hele kız arkadaşının eline geçerse bu belgeler yandığımın resmidir bence.
Eski anneler alt tarafı açık bir pipi resmi gösteriyor diye olay olmuş kaç ev vardır.
Bu utanç tablosunun çok daha büyüğünü hazırlıyor olmayalım gözümüzden sakındığımız yavrucaklarımıza.
"Özel Hayata Saygı" falan bık bık yapmasın. O zaman annelerimizin söylediği gibi, "hadi ordan ben doğurdum seni ne özel hayatı" falan mı diyeceğiz.
Özellikle ilk cinselliği keşfettiklerinde yazdıklarımız, söylediklerimiz belli bir olgunluğa gelene kadar başımıza bela olabilir diye düşündüm bu sabah.
Tabii bir erkek anası olarak, amatör bir blogger olarak kendi sorgulamamı sizinle de paylaşmak isterim.
Sevgilerimi sunarım.
Ne yapsam acaba, oğlan büyüyünce biraz dondursam, yaşlılığımda mı çıkarsam ortalığa :)

Ve unutmadan Sarımsak uyurken kiminle yatarsa açık t-shirt yakasından elini sokup, bıyık altından gülüyor, kurcalarken...

Alayına İsyan

Bugünüm sensiz geçti, cehennemde bir asırdı sanki, şarkı sözleriyle başlamak istediğim bu yazıyı  Sarımsak’ıma armağan ediyorum.
Mesele mesaiye kalmak değil yeğen, mesele oğlum’la olmam gereken saatlerde boş boş iş yapmak için beklemek. Sistem kurulacak, admin paneli hazırlanacak ben varyantları gireceğim.
Sonra oldu mu diye bakacağım. Bu IT’ci milletine de güven olmuyor, ha oldu ha olacak derken olmuş akşamın 7’si daha ortada bir numara yok. Biliyorum bu akşam olmayacak, yalan bu iş ama ben gidersem, beni bahane ederler, gitmezsem teknik bir aksaklık nedeniyle bu gece yapamadık olacak.
Oğluşumu özledimmmmmmm.
Güzel bir haftasonu geçirdik. Artan dozda hırçınlığa rağmen, şansımıza fotoğraf kulübünün de orada olduğu bir zamanda Riva’ya öğle yemeğine gittik cumartesi. Aile albümümüzün en güzel resimleri çekildi diyebilirim. Pazar evde mayıştık, oğlumla sarıldık, öpüştük bol bol.
Ve tabii ki pazartesi. Pazartesiler takvimden kaldırılsa zerre üzülmem yemin ediyorum. İğrenç bir gün,  meymenetsiz, ayrılıkların günü.
Şimdi durdum burada hiç anlamı olmayan bir şeyi bekliyormuş gibi yapıyorum. Cidden başım ağrıyor ama oğlumu extra özlemiş olmamın verdiği baş ağrısı mı yoksa anlamsızca burada durmamın verdiği psikolojik baş ağrısı mı bilemedim.
Neyse oğlan çok lokum teyzesi. Görsen yersin. Bir durduk yere çığlık atmalar, kısa sürede istediğini alamayınca girdiği hırçınlık krizleri arttı. Bazen bir şeyi istediği anda verdiğimizde bile çılgın gibi başını “hayır” anlamında sallayıp krizini sürdürme eğilimi var 19. Ayda gelmez ki Terrible Two, erken yani bence. Ayrıca gelse de gelmese de bir çılgınlık olduğu kesin. Hayırlısı. Artık her şeye diştir ya da iki yaş sendromudur demekten de bıktım. Belki sadece edepsizliktir ama biz gönüllü köleler her daim bir bahane bulmaya hazırızdır. Yersiz de olsa hoşnutsuzluğu gördüğümüzde bu kesin bişeydir diye bahane bulamayacak kadar yoğun, çok çocuklu kadınlar değiliz buna da şükür. Umarım bu durum nedeniyle şımarık, ne istediğini bilmeyen, kıymet bilmeyen veletlerin annesi olmayız.
Amma negatif bir yazı oldu bu da. Ağzımdan hayırlı bir şey çıkmaz mı benim bugün hiç. Durduk yere tutulmamalıyım bir yerde. Kanatlarım olmalı, uçmalıyım özgürce, zaten sorumluluklarını bilen her konuda yardım etmeye çalışan bir iş insanıyım. Belki de bu huy kıymetimin daha az bilinmesini sağlıyor, bilemedim.
Resmen “dur burada bu akşam” dendi. Yani iş yok desen, eften püften iş çıkaracaklar başıma. En iyisi blog yazayım dedim. Vahşi kapitalist dünya, patronlar kalleş, işçiler kardeş… gibi gibi binlerce slogan atıp, basıp eve gidesim var. Yer mi?

15 Ağustos 2011 Pazartesi

Sarımsak'tan Haberler

---
24.07.2011
İlk kez
1,5 yasinda oldu..

---
25.07.2011
Yaptı
Bir haftadir tek uykudan, ikiye cikardi. Bu sayede 21:30 da uyuyor. Mesai yaptigim bugunlerde daha fazla gorustugumuz icin memnunum..

---
25.07.2011
Yaptı
Balkondaki sezlongu yatak seklinde acip yatiyor, parmagi agzina goturup ssshhhh ssshhh yapiyor sessiz ol Eren uyuyor hesabi ;) yataga yat desen hayatta yatmaz..

---
25.07.2011
Yaptı

Tabii ki aksam geldigimde yuzume bakmadi ama bu sefer sabahtan biliyordum basima gelecegi, hazirlikliydim, kolyemi parcalattim, kucagima alip kandirdim ;) (sabah tatil donusu ise gittigim icin tribe girdi de)

---
26.07.2011
İlk kez
Opmeyi ogrendi. Tum oyuncaklari opuyor bir kere de beni op deyince eski sistem burnumu isiriyor.. Ben bir plastik balik kadar olamadim su hayatta..

---
26.07.2011
İlk kez
Bu sabah ilk mütarekemizi yaptık. El fenerini sökmek istiyorsan yatıp, altını değiştirmeme izin vermen lazım dedim. Ciddi ciddi baktı yüzüme, hemen yattı fener elinde.

---
26.07.2011
Yaptı

Karli kayin ormani, unzile, zeytinyagli yiyememem aman sarkilari basta olmak uzere annesine yarim saat sarki soyleterek ve ayakta sallanarak uyudu..

---
27.07.2011
İlk kez

annem sınır koydu, canın acımıyorsa ağlamayacaksın dedi, ağlarsam istediğim verilmeyecekmiş.

---
27.07.2011
Yaptı

Gulerken agzini kapatip kahkaha taklidine donusturuyor. Komik oluyor cok..

---
27.07.2011
İlk kez

Annesi kos bana saril oglum dedi, kosarak gelip sarildi, kendi ozgur iradesiyle.. Yihuuu

---
28.07.2011
İlk kez

Tüm kapıların kollarına yetişip açabiliyor. Artık sokak kapımızı kilitliyoruz.

---
29.07.2011
Yaptı

Sabah yine beni iteledi, bakıcısına sarıldı. İyi bakılıyor çocuğum umursamayacağım diyorum ama gözlerimin dolmasına engel olamıyorum :(

---
30.07.2011
İlk kez

öğlen uykusu akşamüstüne taşınınca bu saatte parka gitti :)

---
30.07.2011
İlk kez

Yarim takla atti :)

---
30.07.2011
Büyüdü
Boy: 83cm
Ağırlık: 10,55kg
Baş çevresi: 49,5cm
---
31.07.2011
İlk kez

Susamli simit yedi.

---
01.08.2011
İlk kez

Numaracıktan ağlama ve gülme taklidi yapıyor.

---
02.08.2011
İlk kez

Poz ver dendiğinde kolları bağlayıp, sert sert bakıyor..

---
02.08.2011
İlk kez

Dört azı aynı anda.. Kare as yaptı oğluşum..

---
03.08.2011
İlk kez

4 azıdan biri çıktı, dün gece hiç uyanmadım benim lokum, metanetli oğlum.. diğerlerini de bugün yarın bekliyoruz..

---
04.08.2011
İlk kez

Bisikletine binen bir kizi kolundan cekerek indirmeye calisti, parktan eve donerken tepinerek agladi..

---
04.08.2011
Yaptı

Yine ates 37,5, yine tirsip durduk yere ilac verdim :(

---
05.08.2011
İlk kez

Ceviz almış dolaptan yiyormuş.

---
05.08.2011
İlk kez

Dün parkta bir kızı çekiştirdiği için ilk defa kızdırdı beni Eren, ama ondan sonra ilişkimiz bi acaip oldu. Yaptığını biliyor gibi. Bir şirinlikler, sarılmalar, ilgimi çekme çabaları falan. Sabahta aynen devam etti şoktayım.

---
07.08.2011
İlk kez

Babasinin atma dedigi birseyi defalarca atiyormus gibi yaparak dalga gecti.

---
07.08.2011
İlk kez

Cikolata yedi.

---
08.08.2011
İlk kez

Kaydiraktan tek basina kayiyor artik.

---
09.08.2011
İlk kez

Anasinin resmini optu slap diye.. Cok mesudum..

---
09.08.2011
Yaptı

uyumaya gittiğimizde "hadi kapa gözünü oğluşum" dediğimde gözlerini kapıyor 1-2 sn :)

---
09.08.2011
İlk kez

Anasina elleriyle bezelye yedirdi minnakim ;)

---
12.08.2011
İlk kez

Ekmek askina yemegin suyuna ekmek bandi yedi.

---
12.08.2011
İlk kez

Hiçbirşey yemeyen çocuğun balık yediği gün, yoğurt yiyesi de tuttu. Sevinsem mi üzülsem mi en son 11 aylıkken yoğurt yemişti..
---
12.08.2011
İlk kez
Pasaport ve vize icin fotograf cektirdi. Iyi durdu bence :)

---
12.08.2011
İlk kez
Yatakta ziplamanin eglencesini kesfetti :)

---
12.08.2011
İlk kez
iglo altın balık, iki tane, ohh yeahhhh :)

---
13.08.2011
İlk kez
Patates kizartmasi yedi..

---
15.08.2011
İlk kez
Bir restoranda kolları bağlamış şef garsonun karşısına geçip taklidini yaptı. Çok güldüm. Adama ayıp oldu biraz. Kolları indirdi :)

---
15.08.2011
İlk kez
Eteğimden çekerek, Anne Anne diye beni yönlendirmeye başladı.

---

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Somali'de 3 Aç Türk

Keşke tek sorunları açlık olsa dedirten bir gerçek ve şu zaman dair bir hayat.
Ben işyerimde çay içerken ya da oğlumun elinden tek tek kıkırdayarak bezelye yerken, biri işkence görüyor, biri 6 aylık olmuş bebeğini hiç görmedi belki de hiç göremeyeceğini düşünüyor, birinin ablası aradığında kardeşin öldü diyor korsanlar.
Korsanlar gerçek, korsanlar var.
Üstelik sevimli değiller. Bu Fuat'ın hikayesi.
Canım Arkadaşım Banu'nun kardeşi.
Sadece okuyun, onlar bunu yaşarken siz neler yapıyorsunuz bunu düşünün.

http://somalide3acturk.blogspot.com/

Sevgiler
Fulya